YAŞAMIN İÇİNDEN BİR MESLEK: SOSYAL HİZMET
Sosyal hizmet; birey, aile, toplumun sosyal işlevselliğini arttırmaya çalışan, dezavantajlı grup olarak tabir edilen (engelli, bağımlı, işsiz vs.) kesimin dezavantajlarını kaldırmayı hedefleyen ve refahı güçlendirmeye çalışan bir meslek grubudur. Dünyada köklü bir tarihi olmasına rağmen ülkemizde henüz yeni yeni öne çıkmaktadır. İlk olarak Hacettepe üniversitesinde Sosyal Çalışma ve Sosyal Hizmetler bölümünden mezunlar vermeye başlamıştır. Açık öğretim ve örgün eğitim seçenekleri bulunmaktadır.2021 verilerine göre ülkede 73 ülkede aktif olarak sosyal hizmet eğitimi verilmektedir. Çift yıllarda yapılan KPSS B Grubu sınavı ile P3 puan türüyle atama yapılmaktadır. Kamu kurumlarında istihdam alanı gibi özel kurumlarda da çalışabilmektedirler.
Sosyal hizmet hem bir meslek hem de bir disiplin dalıdır. En nihai görevi; insanı güçlendirmek, sosyal değişimi-gelişimi mikro, mezzo ve makro düzeylerde tamamlayabilmektir. Sosyal hizmet uzmanlarının elinde bulundurduğu en önemi Sosyal İnceleme Raporlarıdır (SİR).Kişi hakkında verilecek kararı bu SİR’ler oldukça fazla etkilemektedir. Örneğin boşanma davasındaki velayet durumunda ya da koruma altındaki bir çocuğun ebeveynlere teslim durumunda karar vermeye yardımcıdır. SİR eğitimi bu hususta uzman adayları okudukları bölümlerde bunlar için ekstra eğitim almaktadırlar. Aynı zamanda önemli yaklaşımlarından biri ‘Çevresi İçinde Birey’ yaklaşımıdır. Birey ile çalışan bir uzman yalnızca kişinin kendisi ile sınırlı kalmaz tüm çevresi ile de etkileşim haline geçer ve süreç boyunca iletişim halinde kalır. Sosyal Hizmet Uzmanlarının çalıştıkları kişilere; müracaatçı denmektedir, müracaatçılar uzmanlarla muhatap oldukları süre içerisinde oldukça aktif katılımdadırlar. Burada amaç hangi alanda olursa olsun bireyi çevresi içinde güçlendirmek ve bunların farkına varmasını sağlamaktır. Meslekteki kırmızı çizgilerden biri ise empati ile sempatiyi karıştırmamaktır. Uzman empati ile müracaatçının içinde bulunduğu durumu anlayabilir ancak ötesine geçemez. Müracaatçı yerine karar verip, onu yönlendiremez. Önüne seçenekler sunarak müracaatçının en uygun seçimlerini kolaylaştırabilir.
Adından da anlaşılacağı üzere sosyal olan her kesimde varlığını gösteren Sosyal Hizmet ne yazık ki ülkemizde ‘henüz’ kendini gösterme fırsatını bulamamıştır. Meslek için yeterli bilgi ve çalışmaların olmayışı gerek farklı meslek grupları ile birlikte yapılan sınırlı istihdam durumları bunun sebebi olmaktadır. İçinde mesleğin ismini barındıran bir bakanlığı bulunan bu mesleğin kendine ait bir kadrosu bulunmamaktadır. ‘Sosyal Çalışmacı’ adı altında birçok farklı meslek dalları ile ataması sağlanmaktadır.
Kısa vadede olamasa bile en azından uzun vadedeki gereksinim arzının kalıcı olarak bu çabaları görmek ümidiyle..
YORUMLAR:
0 comments: